17 Aralık 2017 Pazar

SAMT Ü RAŞE


Yağmur bulutları sıkıştırıyor gökyüzünü, kara örtüyle kaplanıyor bir anda mavi örtü. 
Fırtınaya nakşeden yağmur damları vuruyor yüzüme ve ben işe geç kalan memur edasıyla telaşlı, koşar adımlarla yürüyorum. Bakkaldan alacağım iki ekmeği ve hanımın diğer isteklerini düşünüyorum. Eve bir an önce gidip eşimin kapı da beni karşılamasını , ufak kızımın boynuma atlayışını düşünüyorum. Yemeği yedikten sonra içeceğim çayı,kızımla geçireceğim dakikaları ve en çok da dizimde yorgun düşüp uyuya kalmasını düşünüyorum..

Bir an da gök gürültüsüyle kendime geliyorum.Gerçeği söylemek gerekirse, ben sadece yağmurun altında küçük adımlarla  yürüyorum. Ne memur edasıyla koşuyorum. Ne evde bekleyen bir hanımım var ne de kızım. Yol boyu parmak uçlarıma bakarak kurduğum hayaller benden önce varıyor geleceğe.

Ben hala olduğum yerde eski bir paltoya sarılmış bedenimle ıslanıyorum ...





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder